6 Ekim 2017 Cuma

Sekiz Kadından Biri Meme Kanseri-Türk Kanser Derneği -Yılmaz parlar haberi



Sekiz Kadından Biri Meme Kanseri

Ekim ayı Dünyada Meme Kanseri Farkındalık Ayı olması münasebetiyle Türk Kanser Derneği 02 Ekim 2017 Pazartesi, Sait Halim Paşa Yalısında basın toplantısı düzenledi.

Akciğer kanserinden sonra, dünyada görülme sıklığı en yüksek olan meme hücrelerinde başlayan kanser türü Meme kanseri bilgilendirme toplantısına Burak Duruman (Türk Kanser Derneği Yönetim Kurulu Başkanı), Revna Demirören, dernek üyeleri, Asuman Dayı, Prof. Dr. Cem Balcı, Op. Dr. Zeynep Çaynak, Doç. Dr. Esat Namal ve Op. Dr. Murat Atay, doktorlar, Sanatcı Yudum sanat ve cemiyet hayatının seçkin isimleri katıldılar. 

Video görüntülerinden Linet, Zuhal Topal, Nükhet Duru,gibi pek çok isim mesaj verdiler
 Her 8 kadından birinin hayatının belirli bir zamanında meme kanserine yakalanacağı bildirilen, Erkeklerde de görülmekle beraber, kadın vakaları erkek vakalarından 100 kat fazla olan   1970'lerden bu yana meme kanserinin görülme sıklığında artış yaşanmaktadır.

Artışa neden olan modern, Batılı yaşam tarzı sebep olarak gösterilmektedir. Kuzey Amerika ve Avrupa ülkelerinde görülme sıklığı, dünyanın diğer bölgelerinde görülme sıklığından daha fazladır.
Meme Kanserine Dur Diyelim" kampanyası kapsamında Sait Halim Paşa Yalısı'nda gerçekleşen toplantıda konuşan Türk Kanser Derneği Yönetim Kurul Başkanı Burak Duruman, erken teşhis ve tanı sayesinde meme kenseri olma riskinin yüzde 10 gerilediğini, erken tanının özelikle kanser hastalığında önemli olduğunu söyledi. 
Duruman, "Yüzde 100 tedavisi olan meme kanserinde erken teşhis çok önemli ama bunun için farkındalık yaratmak lazım. Bu, sadece hükümetin ve sivil toplum kuruluşlarının görevi değil. Bu konuda herkese görev düşüyor.
Her sekiz kadından biri meme kanserine yakalanıyor. Kadınların taramalarını düzenli olarak yaptırmaları gerekli. Erken tanı, tedavi, tedavi takip programları, psikolojik destek, hasta hakları, onkoloji koçluğu gibi birçok hizmeti ücretsiz olarak vermekteyiz.”dedi 
Burak Duruman, “Türkiye’de farkındalığı artırmak için otobüs ve minibüsleri giydirdik. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bize billboard’larını açtı. Yani nereye giderseniz, önünüze çıkıyoruz çünkü meme kanseri yüzde 100 oranında tedavi edilebilir bir hastalık. Maalesef Türkiye’de taramaları ihmal etmek ve geç kalmak yüzünden hastalar bize genelde ikinci ve üçüncü evrelerde geliyor. Halbuki bunu sıfır evresinde yakalayabiliriz. Ancak halkımız korkuyor. Biz de diyoruz ki, ‘Geç kalmaktan kork, bana olmaz deme’.
İlçe belediyeleriyle 200-300 kişilik toplantılar yapıyoruz. Muhtarlıklarla da çalışıyoruz. Yayın organlarını biraz daha tetiklememiz lazım. Sadece ekim ayında farkındalık yaratmak yeterli değil. Ekranda birçok dizi var. Bunların senaryosuna minik eklemeler yapılabilir. Diyaloglarda ‘Mamografi randevuna gittin mi kızım?’ gibi cümleler geçebilir.”şeklinde hizmetleri hakkında bilgiler verdi.
Ayrıca yardım için öağrıda bulundu. “Çağrı merkezimiz var, ücretsiz. 7 gün 24 saat boyunca 0 850 611 0 853 numaralı danışma hattını arayarak, kayıt yaptırabilirler. Vatandaşlarımızı, ikamet ettikleri illerde bulunan anlaşmalı sağlık kurumlarına yönlendiriyoruz. Sıfır bütçeyle çalışıyoruz, daha çok bağışa ihtiyacımız var”
Op.Dr. Murat Atay da "Amacımız Türkiye'de meme kanserinden hiçbir kadının hayatını kaybetmemesi" farkındalık projeleri sayesinde kadınların hastalık hakkında daha çok bilinçleniyor.

Sanatcı Yudum Konserlerimde sazımla bu mesajları vererek farkındalığı artırmanın hizmetinde olacağım.
Sorumuz üzerine   Burak Duruman, 
“Yanlış beslenme, meme kanseri riskini arttıran en önemli faktörler arasında yer alıyor. Meme kanserine yakalanma riskini düşürmek için ilk olarak beslenme alışkanlıklarının değişmesi gerek.

Sabah ve akşam öğünlerinde antioksidan ve antikansinojen içeriği yüksek olan meyve ve sebzeler tüketmek meme kanserine yakalanma riskini azaltabilmektedir.


Yüksek oranda lif içeren, kompleks karbonhidrat baklagiller toksik ve kimyasal maddelerin vücuttan atılımını kolaylaştırarak kanser riskini azaltmaktadır. 

Fazla kilolu olmak ve aşırı yağlanmak meme kanseri riskini arttırabilen unsurlardır. Aşırı yağlı, kızartma ve kavurma gibi ürünlerden uzak durulması gerekir.
Yeşillik alanlarda bulunmak” gibi önerilerde bulundu. 

“Sevenlerimin gözünde gördüğüm çaresizlik ve umut çarpışması sayesinde mücadele gücünü yakaladım. Doktorlarımın hazırladığı programa adım adım uydum. Geriye kalan kimseyi dinlemedim. Hayatın içinde kalmaya gayret ettim. Bu hastalığı yaşayanlara bir şeyler bırakmayı düşündüm, bir kitap yazdım. Benimle aynı anda tedavilerine devam eden 10 amazon buldum. Yaşadıklarımızı kaleme aldık.” Sözlerini söyleyen  Leyla Bahtiyar ile yaptığımız kısa söyleşide, hayatın içinde olmak gerektiğini hayatdan kopmamak gerektiğini vurguladı.

yilmazparlar@yahoo.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder