guncel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
guncel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Ekim 2018 Perşembe

11. Erdal Öz Edebiyat Ödülü Adalet Ağaoğlu’nun -Yılmaz Parlar



İlericilik, çağdaşlık Ödülü Erdal Öz


İlk sıralarda yer alan Can Yayınları’nın kurucusu Erdal Öz’ün Kültür, edebiyat, duygularını yaşatmak adına her sene gerçekleştirilen, Erdal Öz Edebiyat  Ödülün 2018 yılı sahibi sahibi yazar Adalet Ağaoğlu “Affedersiniz yaşıyorum demek zorunda değilim” dediği gibi, fiziki değil ruhen Erdal Öz’ün de fikirleri, çağdaşlığı, edebiyat duygularının zenginliği yaşıyor, kitapsever insanların yüreğinde sevgisi yankılanıyor.




Handan İnci Başkanlığında, Asuman Kafaoğlu Büke, Oğuz Demiralp, Sibel Irzık, Cemil Kavukçu, Ömer Türkeş ve Faruk Duman gibi değerli isimlerden  oluşan Seçici Kurul kararıyla, on birinci Erdal Öz Edebiyat Ödülüne Adalet Ağaoğlu layık görüldü.

11. Erdal Öz Edebiyat Ödülü 22 Ekim 2018 Pazartesi günü, Okan Bayülgen’in Kabare Art Gallery Dada Salonunda düzenlenen törenle Adalet Ağaoğlu’na verildi. 



Törende açılış konuşmasını yapan Can Yayınları Yönetim Kurul Başkanı Can Öz Ödül hakkında kısa bilgi verdi. Can Öz, her yıl bir üyenin ayrılıp bir başkasının katılımıyla yenilenen jürinin, altı yıldır jüride bulunan ve 2018 komitesinin başkanlığını yürüten Handan İnci’nin uğurlanacağını, gelecek sene jüriye Metin Celal’in  katılacağını söyleyerek   “Erdal Öz Edebiyat Ödülleri’nin böyle bir dönemde sürdürülmesi başka bir öneme sahip. Cemil Kavukçu’nun ve Celal Üster’in fikirleri bizim için çok önemli oldu.  Bu şekilde, bu ödül sürdürülebilir hale geldi. Okan Bayülgen’e bu yıl Dada Sahne’de bize kapılarını açtığı için teşekkür ederim. Olumsuz havanın işi zorlaştıran şöyle bir boyutu var; her birimiz, kendi hayatımızda vicdan muhasebesi yapıyoruz. Bu sonu gelmeyen bir sarmal olarak, hepimizin kaderi. Bu bitmeyecek. Aslında yakamıza yapışacak. Bu vicdan muhasebesi süresince, en yakınımızdaki ve en kıymet verdiğimiz insanlara sıkı sıkıya sarılmak. Bugün Erdal Öz Edebiyat Ödül töreninde kıymetli bir kalabalığın toplanmış olmasını çok önemli buluyorum” ifadelerine yer verdi. Edebiyat Ödülü Derneği'nin kurulacağını belirtdi. 

  


Türkiye’nin sosyal, siyasi, kültürel yapılarını işlediği romanlarını, yenilikçi anlatım teknikleriyle kaleme almış, günlükleri, öyküleri, roman ve oyunlarıyla edebiyatımıza katkılar sağlıyan, çağdaş edebiyatımızın önemli isimlerinden Adalet Ağaoğlu’na verilme gerekcelerini açıklyan seçici kurul Başkanı, Handan İnci  

 kuruldan ayrılacağı için üzgün olduğunu, ancak ödülü Adalet Ağaoğlu’na verme şansına eriştiği için de çok mutlu olduğunu söyledi.
 .


Türkiye’deki siyasal dalgalanmaların acısını yaşamış,tanıklığını da kitaplarına yansıtan unutulmayan yazarımız Erdal Öz Edebiyat ödülünü, almak için sahneye gelen Adalet Ağaoğlu, ödül sevinci bir anekdotla paylaştı.

Gözde yazarlarımızdan Cevdet Kudret’in hastanede öğrendiği ödüle layık görülmesinden sonra, birkaç basın mensubun izlediği törende, basının ilgisiz kalışına karşın, elini masaya vurarak, “Affedersiniz yaşıyorum” sözünü hatırlatarak, “Ödüle layık görüldüğümü öğrendiğimde, ilk aklıma gelen bu oldu. Demek ki, ben artık, ‘Affedersiniz yaşıyorum’ demek zorunda değilim diye düşündüm. Sevinmeye başladım” dedi ve kendisini ödüle layık gören seçici kurula teşekkür etti.



Türkiye’nin tarihini, siyasal ortamını, insanlarının dünyasını anlatan cesur yazarların eserlerini okuyarak ancak o zamanı anlıyabilmemiz ve öğrenmemiz mümkündür.


Toplumsal ve siyasal dalgalanmaların bireyler üzerindeki etkisini, eserlerine döken, Ankara Kızılırmak Caddesi’nde Bilgi Kitabevi’nde Kara Ünal lakaplı arkadaşıyla yaşadığı tuhaf bir olaydan sonra kitabevi açmaya karar veren usta yazar Erdal Öz’ün,sosyalizme sempati duyan ve öğrenme azminde olan gençlerin yeni kitapları bulabilmeleri, tartışabilmeleri olanağını sağlayan Sergi Kitabevini anlatan Adalet Ağaoğlu, 68 Kuşağı’nın bir ışığı niteliğinde olduğunu, Erdal Öz hakkında soruşturma açıldığını, suç unsuru bulunamayıp takipsizlik kararı verildiğine kadar çok ilgiyle izlenen hayat öyküsünden kesitleri dile getirdi.

Handan İnci Ağaoğlu’na ödülünü takdim etti. Ödülünü alan ve havaya kaldıran “Adalet Ağaoğlu Ben yaşıyorum” sözlerini tekrarladı

yilmazparlar@yahoo.com



2 Haziran 2018 Cumartesi

Rumeli Balkan Dernekleri Federasyonu birlik ve beraberliğe davet etti-Yılmaz Parlar


BİRLİK VE BERABERLİĞE DAVET 

Rumeli Balkan Dernekleri Federasyonu birlik ve beraberliğe davet etti. Geleneksel İftar Yemeği Organizasyonu Birleştirici Unsur Oldu.


Rumeli Balkan Dernekleri Federasyonu’nun düzenlediği iftar programı, federasyonun çatısı altında bulunan 85 derneğin yönetim kurulu üyeleri, sanat spor, siyaset ve birçok camiadan önemli isimlerin katılımıyla dün akşam gerçekleştirildi.


Rumeli Balkan Dernekleri Federasyonu’nun her yıl geleneksel olarak gerçekleştirdiği iftar programı bu yıl da yoğun katılım ile gerçekleştirildi. Sanat, spor, siyaset, medya ve iş dünyasından önemli isimler gecede bir araya geldi. AK Parti İstanbul Milletvekili Aziz Babuşcu ve CHP Genel Sekreteri Mehmet Akif Hamzaçebi’nin de katıldığı iftar programında Rumeli Balkan Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Kâmuran Atakan, geleneksel hale getirdikleri iftar programıyla 85 Rumeli derneğinin bir araya geldiğini dile getirdi.


“Türkiye ‘de 30 milyondan fazla Rumelili var”

Türkiye genelinde 30 milyondan fazla civarında Rumelili olduğunu ifade eden, Rumeli Balkan Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Kâmuran Atakan, “2006 yılında kurulan federasyonumuz iftarı programını geleneksel hale getirmiştir. Federasyon olarak 85 derneğin çatısı konumundayız. Bununla birlikte Türkiye genelindeki Rumelili sayısı 30 milyonun üzerindedir. Birçok iş adamı, bilim adamı, din adamı ve sanatçılar da dâhil olmak üzere her dalda çok üst seviyede insanlarımız var.  Ancak bugüne bakıldığında nüfusumuzun oldukça fazla olmasına rağmen seçim döneminde çok arzu ettiğimiz halde maalesef sürece katkımız olamıyor. Bizim bundan sonraki mücadelemiz bu ülkenin kalkınması adına elimizden gelenin en iyisini yapmaktır ”dedi.

“Kütüphane ve müze açma çalışmamız var”

Federasyonun çalışmalarından da bahseden Atakan, “Federasyonumuzun birçok çalışması var. İlk olarak genel merkezimizi Rumelilerin çoğunlukta olduğu Bayrampaşa’ya taşıdık. Yeni merkezimizin üst katını Rumeli Balkan Kütüphanesi yapıyoruz. Tüm insanlarımız oradan faydalanabilecek. Yeni genel merkezimizde Rumeli Balkan Müzemiz de olacak. Tüm bunların çalışmaları yapılıyor. Bunların dışında Osmanlı’nın Rumeli’ye ayak basışının 666. yılının çalışmalarını da yapıyoruz” ifadelerinde bulundu.
 “Ramazan ayı dernekleri, sivil toplum örgütlerini ve camiayı kaynaştırarak, insanları bir araya getiren bir vesiledir” diyen Rumeli Balkan Dernekleri Federasyonu Başkan Vekili Süheyl Çobanoğlu ise, “ Biz de Rumeli Balkan Dernekleri Federasyonu olarak bu amaçla her sene geleneksel olarak iftar programı yapıyoruz.  İftar programımızda tüm derneklerimizin yönetim kurulu üyeleri, iş dünyasından ve sivil toplum örgütlerinden, medya, sanat, spor ve siyaset camiasından misafirlerimiz var. Bu program ile birlikte Ramazanın manevi huzurunu hep birlikte yaşayalım istedik” dedi.

“Balkanların teminatı Güçlü Türkiye’dir”

Geceyi organize eden Rumeli Balkan Federasyonu’na teşekkürlerini sunarak konuşmasına başlayan AK Parti İstanbul Milletvekili Aziz Babuşcu “Bir imparatorluğun mirasçısı genç bir Cumhuriyet, Balkanlarda 1912-1913 savaş dönemi ve sonrası yaşananlar gözyaşının, acının ve dramın hikayesidir. Biz belki uzun dönem o imparatorluğun mirasçısı olmayı unuttuk. Onu unutunca coğrafyaları da unuttuk, Ortadoğu’yu, Balkanları unuttuk… Bu gün itibariyle rahatlıkla söyleyebiliriz ki Balkanlarla özel muhabbeti olan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Balkanlara ve Balkanlarda kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan devletlerle muhabbeti ve ilişkisini, himayedarlığı konusunda herkes hakkını teslim eder. Balkanlar yalnız değil artık. Balkanların teminatı Güçlü Türkiye’dir. Türkiye güçlüyse balkanlar güçlü demektir” dedi.

“Ay yıldızlı bayrağımızın altında bu topraklarda sonsuza kadar özgür yaşamayı diliyorum”

CHP Genel Sekreteri, İstanbul Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi; “Tam 11 ülkeden göç etmiş Türkiye’de yaşayan 35 milyon Rumeli’den söz ediyoruz. Balkanların Türkleşmesi, İslamlaşması Rumeli Türkleri sayesinde gerçekleşmiştir. Bu akşam, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün memleketinden başlayarak tüm balkan ülkelerinden bir hava aldık. Geceyi düzenleyen dernek fedarasyonumuza teşekkür ediyorum. Ay yıldızlı bayrağımızın altında bu topraklarda sonsuza kadar özgür, geleceğimize güven duyacak bir şekilde yaşamayı diliyorum” dedi.

yilmazparlar@yahoo.com

31 Mayıs 2017 Çarşamba

NDS Edebiyat Ödülü 2017-Moskova Defteri-Bahar Aslan-Yılmaz Parlar


Moskova Defteri


Bu yıl 9’uncusu düzenlenen NDS Edebiyat Ödül Töreni 29 Mayıs 2017 Pazartesi akşamı Fransız Sarayı’nda, Fransa'nın Türkiye Büyükelçisi Ekselansları Charles Fries’nin yüksek himayelerinde ve Fransa’nın İstanbul Başkonsolosu  Bertrand Buchwalter’in katılımıyla gerçekleşti. Törene, Başta Şişli Belediye Başkanı Erdal İnönü eşi Nazlı İnönü olmak üzere siyaset, iş dünyasının önemli isimleri, akedemisyenler, Konsolosluk temsilcileri, Öğretim görevlileri, NDS Dernek üyelerinden oluşan yoğun bir katılım oldu.

Törenin sunumunu Mireille Sadege üstlendi.

Notre-Dame de Sion Fransız Lisesi ile Notre-Dame de Sion'lular Derneği tarafından 2008 yılından itibaren düzenlenen NDS Edebiyat Ödülü Jüri Üyeleri; Tomris Alpay (Jüri Başkanı), Yazgülü Aldoğan, Liz Behmoaras, Emel Kefeli, Arzu Öztürkmen, Mayda Saris, Zeynep Sabuncu, Özlem Yüzak, Mine Haksal.tarafından ödüle layık görülen Moskova Defteri adlı öykü kitabıyla Bahar Aslan 2017 NDS Edebiyat Ödülü'nü kazandı,  


Kitap, Can Yayınları tarafından Ocak 2015'te yayınlandı. Yazar Melisa Kesmez ise Sel Yayınlarından çıkan  Bazen Bahar  adlı romanıyla, Mansiyon Ödülü’ne layık görüldü.


İstanbul Başkonsolosu  Bertrand Buchwalter yaptığı konuşmasında ev sahipliği yapmakdan memnuniyet duyduğu Notre-Dame de Sion Fransız Lisesi edebiyat etkinliği edebiyatın gelişmesine başarının trendinin yükselmesine vesile olduğu anlamda kısa bir konuşma gerçekleştirdi.


 Törende konuşan  Jüri Başkanı Tomris Alpay ödül alan eserler hakkında;   “Bu yıl, NDS Edebiyat Ödülü’nü kazanan Bahar Aslan’ın  Moskova Defteri  adlı eserinde, bir umutla, Moskova’ya inşaat sektöründe çalışmaya giden emekçilerin yaşamlarından kesitleri, Nazım Hikmet şiirlerinin dizelerinde vurgulanan özlem, hasret ve gurbet ellerdeki yalnızlığı, soyut desenler eşliğinde bizlere sunuyor.
Öyküleri birbirleriyle ilişkilendirerek okuduğumuzda, soğuk ve karanlık bu şehirde çaycıdan mühendise, kahramanların acılar, yalnızlık ve hasretle nasıl bir dönüşüm geçirdiklerine şahit oluyoruz.
Hepimize dair, insana dair, kadına dair dudağımızın kenarında, kalbimizin derinliklerinde bazen hüzünlü, bazen mutlu bir tebessüm bırakan, adının da vurguladığı gibi « Bazen Bahar », adlı eseriyle Melisa Kesmez NDS Edebiyat Ödülü ilkeleri kapsamında Mansiyona layık bulunmuştur. Melisa Kesmez, üzerine bir örtü çektiğimiz, başa çıkamadığımız insana dair dertlerimizle bizi yüzleştiriyor, içtenlikle düşündürüyor.”dedi

Bahar Aslan: 1975 yılında İskenderun'da doğdu. ODTÜ Mimarlık Bölümü mezunu. Derin Uyku  adlı öykü kitabı 2003'te yayımlandı. 1993-1999 yılları arasında İzlek dergisinin kurucuları arasında yer aldı.

Melisa Kesmez: Eylül 1980’de İstanbul’da doğdu. Mimar Sinan Üniversitesi’nde Sosyoloji okudu. Bir dönem Londra’da yaşadı. Çeşitli dergi ve gazetelerde yazıları ve söyleşileri yayımlandı. Çeviriler yaptı. İstanbul’da yaşıyor. Ayrıca Sabitfikir dergisinde yazmaktadır.


İlk olarak, 2009 yılı NDS Edebiyat Ödülü'ne  Kalenderiye  romanı ile Gürsel Korat layık görülmüştü.

Şehper Dehlizdeki Kuş adlı öykü kitabıyla Ayşegül Çelik, mansiyon kazanmıştı.
 
2010 yılı NDS Edebiyat Ödülü, Türkçeye çevirisi Yıldız Ademoğlu Atlan tarafından yapılan  Magnus   adlı romanıyla Fransız yazar Sylvie Germain'e verilmişti.

2011 NDS Edebiyat Ödülü'nü Anne, Baba ve Diğer Ölümcül Şeyler adlı kitabıyla Yalçın Tosun kazanmıştı. Gaye Boralıoğlu  Aksak Ritim adlı kitabıyla mansiyona layık görülmüştü.


2012 NDS Edebiyat Ödülü’nü, Aysel Bora’nın Türkçeye çevirdiği   Savaşları, Kralları ve Filleri Anlat Onlara   adlı romanıyla Mathias Énard kazanmış, Jean-Louis Fournier ise Nereye Gidiyoruz Baba? adlı anlatı kitabıyla mansiyon almıştı.

 
2013 NDS Edebiyat Ödülü’nü  Baba, Oğul ve Kutsal Roman  romanıyla Murat Gülsoy kazanmıştı.

2014 NDS Edebiyat Ödülü’nü Türkçeye çevirisi Ebru Erbaş tarafından yapılan   Kahrolsun Dostoyevski  adlı romanıyla yazar Atiq Rahimi kazanmıştı.

2015 NDS Edebiyat Ödülü'nü Venüs adlı romanıyla Şebnem İşigüzel alırken ve  Musa’nın Uykusu  adlı romanıyla Tuğba Doğan mansiyon kazanmıştı.

2016 NDS Edebiyat Ödülü'nü, Türkçeye çevirisi Ebru Erbaş tarafından yapılan  Yaşayanı Onarmak  adlı romanıyla Maylis de Kerangal almıştı.


yilmazparlar@yahoo.com